deneme

13 Eylül 2017 Çarşamba

SSCB, MODERN MAKİNELEŞMİŞ SOSYALİST BÜYÜK BİR TARIM ÜLKESİ - TEMEL GÖSTERGELER


SSCB –
MODERN MAKİNELEŞMİŞ SOSYALİST BÜYÜK BİR TARIM ÜLKESİ
TEMEL GÖSTERGELER

(100. YILINDA BÜYÜK SOSYALİST EKİM DEVRİMİ)

4. Makale

Kapitalizmin nispeten geri olduğu ülkelerde, örneğin o zaman Rusya'da, sosyalist devrim ve sosyalizmin inşasında kırda (tarımda) sınıf ve mülkiyet ilişkileri doğru ele alınmazsa büyük sorunlar kaçınılmaz olur.
Tarım, Sovyetler Birliği örneğinde de görüldüğü gibi mülkiyetin sınıfsal karakteri bağlamında teorinin sınandığı bir alan olmuştur. Tarım, sanayide olduğu gibi toplusal (sosyalist) mülkiyetin nispeten sorunsuz gerçekleştirilebileceği bir üretim ilişkileri alanı değildir. Bu gerçekliği gören Bolşevikler, kırsal alanda proletarya diktatörlüğünün zaferini sağlamak; kırsal alanda toplumsal mülkiyeti hakim kılmak için aradıkları, uyguladıkları yol ve yöntemlerde başarılı olmuşlardır. Onların tecrübesinden öğrenilecek çok şey vardır. Bu nedenle tarımda sosyalizmin gelişmesini beli kıstaslar temelinde görülebilir, ölçülebilir yapmaya çalıştım. Bakalım sonuç ne olacak.

1-Tarımda Sosyalizmin Gelişmesi - Tarımın Sosyalist Şekillenmesinde Sovyetik Yöntem

SSCB'de sosyalist sanayileşme tarımda köklü dönüşümün; Ekim Devriminden ve sosyalist sanayileşme devriminden sonra üçüncü bir devrimin; tarımda sosyalist altüst oluşun temellerini atıyordu. Sosyalist sanayileşme, küçük, dağınık köylü ekonomilerinin gönüllü birlik anlayışı çerçevesinde sosyalist kolektif ekonomilerde bir araya getirilmelerinin ön koşuluydu. Böylece, sosyalist kolektif ekonomilerin kurulmasıyla kulakların (zengin köylüler) sınıf olarak tasfiye edilmelerinin de maddi koşulu hazırlanmış oluyordu. Sovyet ülkesi tarımında devrimden sonra doğan ve giderek güçlenen yeni üretim ilişkileri, kırsal alanda sosyalist üretim ilişkilerinin gelişmesini ve giderek hakim olmasını zorunlu ve mümkün kılıyordu.

Tarımın kolektifleştirilmesi ne demektir? Tarımın kolektifleştirilmesi, küçük üreticilere ait olan üretim araçlarının, gönüllülük temelinde (sosyalist mülkiyetin bir biçimi, kolektif grup mülkiyeti olarak) birleştirilmesidir. Burada iki koşul var: Gönüllülük ve halk mülkiyeti. Bu iki koşul, tarımsal alandaki değişime niteliksel bir karakter veriyor ve tarımda devrimci bir altüst oluşu ifade ediyor. Bu, sosyalist üretim biçiminin tarımda da kuruluyor olduğunu gösterir.

Tarımda kolektifleşmeyi kaçınılmaz kılan birçok zorunluluk vardı:
1-Köylülerin kapitalizmin küçük-dağınık ekonomi koşullarında yoksulluğun pençesinden kurtulmaları mümkün değildir. Ama toplumsal büyük üretime geçilmekle nispeten refahlı, kültürlü bir yaşamın ekonomik ön koşulunu yerine getirilmiş olur. Bu, köylülük açısından kolektif üretimin nesnel zorunluluğunun açık ifadesidir.

2-Sosyalist büyük sanayi ile kırsal küçük üretim arasındaki temel çelişki, tarımda kolektifleştirmeyi zorunlu kılıyordu. Sosyalist büyük sanayi, sosyalist genişletilmiş yeniden üretim yasalarına göre gelişiyordu. Böyle bir üretim, hangi alanda ve biçimde olursa olsun ülkenin sanayi ürününe duyduğu ihtiyacı gidermek ve sanayiye dayalı başka alanlardaki gelişmelerin önünü açmak zorundaydı. Buna karşın kırsal alandaki küçük üretim, basit yeniden üretimin gerçekleşmesini sağlayamadığı gibi, her gün, her saat kapitalizm üretiyordu. Bu, Sovyet ekonomisinin temelini oluşturan sosyalist büyük sanayi ile hâlâ küçük üretim biçimini koruyan –kolektifleştirilmemiş– tarım arasındaki çelişkiydi. Toplumun bütününde genişletilmiş sosyalist yeniden üretimi gerçekleştirmek ve teminat altına almak için kırsal alanda küçük üretimin –köylü işletmelerinin–, kolektif büyük işletmelere; kolektif büyük üretime geçmesi gerekiyordu. Böylelikle, küçük köylü işletmelerinin sağlayamadığı sanayi için gerekli hammadde ve gıda maddelerini sağlama sorununa çözüm getirilmiş olacaktı.

3-Tarımda kolektifleştirme, tarımsal alanda sosyalist toplumsal üretim ilişkilerinin kurulmasının ve son kertede de tarımın hızlı ve kesintisiz gelişmesinin ön koşuluydu.

4-Tarımda kolektifleştirme, aynı zamanda, kulakların sınıf olarak tasfiyesi için kaçınılmazdı. Tarımın sosyalist yeniden yapılanması; küçük üretimin kolektifleştirilmesi, kırsal alanda kapitalizmin ekonomik tabanının yok edilmesi anlamına gelir. Kolektif ekonomi geliştikçe kulak ekonomisinin (kapitalist ekonomi) yaşama şansı ortadan kaldırılır. Tabii ki bu, kendiliğinden değil, çetin sınıf mücadelesi sonucu elde edilebilecek bir dönüşümdür.

Sanayide olduğu gibi tarımda da Bolşevik Parti, üretim ilişkilerinin, üretici güçlerin karakteriyle mutlak uyumluluk yasasına dayanarak hareket etti. Bu, kırsal alanda sosyalizmin güçleriyle kapitalizmin güçleri arasındaki ertelenemez nihai mücadele demekti; kırsal alanda "kim-kimi" yenecek sorusunun cevaplandırılmasıydı. Bu mücadelede Bolşevikler başarılı oldular ve Sovyet kırında da sosyalist üretim biçimi hakim kılındı.

Sovyet tarımının kolektifleştirilmesi, hem sınıf mücadelesi açısından hem de kırsal alanda üretim ilişkilerinin –mülkiyet ilişkilerinin– altüst edilişi bakımından insanlık tarihinin emsalsiz olaylarından birisidir; o zamana kadar salt teoride doğru olanın pratikte sınanması, zenginleştirilmesidir. Sovyet tarımında kolektifleştirme hareketi, Stalin önderliğinde Bolşevik Partinin Marksizm-Leninizmi geliştirmesi, ona büyük bir katkısıdır.

2-Tarımın Sosyalist Dönüşümünde Zorunlu Olan Maddi - Teknik Tabanın Hazırlanması
...
Sosyalist sanayileşmenin hızla gerçekleştirilmek istenmesinin nedenlerinden birisi de, küçük üretimin sosyalizmden ziyade kapitalizm için maddi taban oluşturmasıydı. Kırsal alanda "kim kimi" alt edecek sorusunun cevabı sanayileşmede; ağır sanayinin gelişmesinde aranıyordu. Çünkü sanayi, ağır sanayi ürünleri, tarımın sosyalist yapılanmasında anahtardı. Bu düşünceden hareketle 1927'de, tarım makineleri üreten Stalingrad'daki devasa işletmenin yapımına başlandı. Bu işletmenin yıllık traktör üretimi kapasitesi 50 bindi. Hemen sonra Karkov ve Çeliabinsk'teki traktör fabrikalarının ve Rostov'daki tarım makineleri –biçerdöver, mibzer vs.– fabrikasının yapımına başlandı.

Sovyet ağır sanayi, ülke tarımında sosyalist altüst oluş, sosyalist yapılanma için kaçınılmaz olan sağlam bir maddi-teknik taban hazırlamıştı. Aşağıdaki veriler bu gerçeği yansıtıyor.

SSCB tarımında önemli tarım makinelerinin sayısal gelişmesi(1)
Makine cinsi
Adet
1928
1932
1937
Traktör (bütün tipleri)
1000
26,7
148.5
454.5
Traktör (bütün tipleri)
1000 (beygir gücü)
278.1
2 225.0
8 385.0
Biçerdöver
1000
2.0
14.5
128.8
Kamyon
1000
0.7
26.6 (1933)
144.5
Yanmalı motorlar ve lokomobil
1000
-
48.0 (1933)
77.9

Sadece 1928'den 1932'ye veya 1933'e artış, traktör sayısında %456; traktör gücünde %700; biçerdöverde %625; kamyonda %3700 oranlarında gerçekleşiyor.

1928'den 1938'e hayvanla çekilen pulluk sayısı 14 binden 5,5 bine, yine hayvanla çekilen mibzer sayısı 717,9 binden 676,4 bine düşerken, traktörle çekilen pulluk sayısı 9,3 binden 493,5 bine; traktörle çekilen mibzer sayısı 0,5 binden 265,5 bine çıkıyor ve basit batöz sayısı 552 binden 297,4 bine düşerken, modern batöz sayısı 5,6 binden 130,8 bine çıkıyor. Aynı zamanda, 1928'de hiç olmayan, örneğin pancar sökme makinesinin sayısı 1938'de 19,3 bine varıyor (2).
...
3-Sovyet Tarımında Sovhoz Yapılanması

Sovhozlar, gerçek anlamda sosyalist tipte büyük tarımsal işletmelerdir. Lenin'in tanımladığı gibi bu işletmeler, her şeyiyle; üretim araçlarıyla, toprağıyla devlete aittiler. Sovyet anayasası da sovhozları, aynen fabrikalar, sanayi ve maden işletmeleri ve başka devlet işletmeleri gibi devletin mülkiyetinde olan işletmeler olarak tanımlar.

Lenin, daha “Nisan Tezleri”nde örnek çiftliklerin kurulmasını talep eder: Bunlar, devlet toprakları ve toprak beylerinin mülksüzleştirilmesiyle devlet mülkiyetine geçen topraklarda kontrolünü tarım işçileri delegelerinin üstlenmesi gereken örnek çiftlikler olmalıydı. Nitekim Ekim Devriminin hemen sonrasında, 26 Ekim 1917'de işçi, asker ve köylü delegeleri Bütün Rusya II. Sovyet Kongresinde toprağın devletin tasarrufunda olduğunu açıklayan yasanın kabulüyle ilk sovhozlar kurulmaya başlandı.

Sovhozların kurulması çetin mücadeleler sonucu gerçekleşmiştir. Kulakların, çar yanlılarının, zarar vericilerin yanı sıra, kırsal alanda kulak ekonomisinin gelişmesi için çaba harcayan Troçkistlere karşı da şiddetli mücadeleler verilmiştir. 9 Ocak 1925'te SBKP-MK aldığı özel bir kararla parti, sendika ve devlet organlarında sovhozların güçlü kılınması için sistematik bir çalışma yürütülmesini talep etmiştir. Çünkü parti, sovhozları tarımın sosyalist yapılanmasında örnek-önder işletmeler, işçi-köylü ittifakını güçlendiren faktörlerden birisi olarak görüyordu. Bu karardan sonra kurulmuş olan sovhozların sağlamlaştırılmasına ve yenilerinin kurulmasına geçildi.

Birinci Beş Yıllık Plan döneminde sovhozların kurulmasına büyük hız verilir. Stalin'in belirttiği gibi bu dönemde “Sanayi için büyük işletmelerin ve fabrikaların anlamı neyse, tarım için de aynen o anlamda olan büyük tarımsal işletmeler kurulmuştur”. Aynı zamanda, sanayinin gelişmesine ve tarım makineleri üretmesine paralel olarak sovhozlar, giderek daha kapsamlı boyutlarda teknik teçhizatla donatılmıştır.

Sovhozların gelişmesinde düşmanın yıkıcı faaliyetinin yanı sıra tecrübesizlikten ve teknik donanımın yetersizliğinden kaynaklanan bir dizi hata ve eksikliklere karşı da mücadele edilmiştir.
...

30'lu yılların başında sovhozlar (3)
Dönemler
1930
1931
1933
1934
Sovhozların sayısı
4 832
5 383
4 742
-
Yıllık ortalama işçi sayısı(1000)
724,0
1 410,9
2 208,4
2 468,7
Toplam ekim alanı (1000 hektar)
3 926,2
10 958,3
14 138,8
15 026,1
Traktör sayısı (1000 adet)
27,7
51,5
82,7
98,9
Traktör gücü (1000 beygir gücü)
483,1
892,0
1 394,5
1 714,4
Sovhozların ana fonu (sene sonu ve
fiyatlarıyla milyon ruble)
1 457,5
2891,7
4 475,5
5 167,4

Stalin, kırın eski yaşam yapısının altüst oluşunda esas dayanağın sovhozlar olduğu ve kırsal alandaki gelişmenin öncülüğünü sovhozların yapacağı anlayışındaydı. Bolşevikler, tarımda sosyalist yapılanmada sovhozların oynayacağı rolü çok iyi görüyorlardı. Keza kulaklar da sovhozların rolünü çok iyi kavramışlardı. Bundan dolayıdır ki, sovhoz hareketini engellemek, sovhozları, köylü kitleleri nezdinde örnek alınmaması gereken bir gelişme olarak göstermek için her yola, her yönteme başvuruyorlardı. Yıkıcı faaliyet, sabotaj, makineleri bozmaktan, hayvanları öldürmeye kadar uzanıyordu.
...
Yukarıdaki tablonun gösterdiği gibi sovhozlarda çalışan işçi sayısı 3,4 misli; ekim alanı 3,8 misli; traktör sayısı 3,6 misli; traktör gücü 3,5 misli ve ana fon 3,5 misli artar.

İkinci Beş Yıllık Plan döneminde (1933-1937) tarımsal üretimin ve üretimde verimliliğin artırılması, tarımda makineleşmenin tamamlanması diğer şeylerin yanı sıra hedef alınır ve amaçlanan hedeflere de ulaşılır.

Savaş öncesi dönemde sovhozların inşası (4)
Dönemler
1928
1932
1937
1938
Yıllık ortalama işçi sayısı (1000)
316,8
1 891,5
1 469,5
1 319,5
Ekim alanı (1000 hektar)
1 735
13 448
12 163
12 411
Traktör sayısı (yıl sonu) 1000 adet
6,7
64
84,5
85
Traktör gücü (1000 beygir gücü)
77,6
1 043,0
1 647,5
1 751,8
Biçerdöver (1000 adet)
-
12,3
24,0
26,6
Kamyon (1000 adet)
0,7
39 8,2
25,6
30,6
Sene sonu bilançosuna göre ana fon (milyon-ruble)
451,5
4 030,6
7 253,6
7 716,1
Bu fon içinde üretim ana fonu (mil. ruble)
349,7
3 304,9
5 663,2
6 012,2

10 sene içinde sovhozlarda çalışan işçi sayısı 4,2 misli; ekim alanı 7,1 misli; traktör sayısı 12,7 misli; traktör gücü 22,6 misli; biçerdöver sayısı (1932-1938) 2,2 misli; kamyon sayısı 43,7 misli; ana fon 17 misli ve üretim ana fonu da 17, 2 misli artmıştır.

Bu ve buraya aktarmadığımız başka veriler, Sovyet tarımının ikinci plan döneminde makineleştiğini, tarımda sosyalist altüst oluşun gerçekleştiğini gösteriyor. Örneğin 1937 yılında bütün sovhozlarda 100 hektarlık bir alana 17,9 beygir gücüne eşit motorize ve hayvan gücü düşüyordu. Bunun 14,5'i traktör gücüydü. Hayvan gücü ise sadece 3,4 beygir gücündeydi. Keza aynı yılda 1000 hektarlık alana (tahıl alanı) düşen biçerdöver sayısı, 3,2 idi. Sovhozların faaliyetinde traktörlerin oransal payı şöyleydi (5).

İşin cinsi ve % olarak
1934
1937
Sürmek
89
97
Tahıl ekimi
78
98
Pamuk ekimi
94
96
Şeker pancarı ekimi
64
100
Tahıl hasadı
57
95
Biçerdöverle tahıl hasadı
37
87
Şeker pancarı hasadı
27
100
Bu veriler, sovhoz faaliyetinde traktörün tamamen hakim olduğunu göstermektedir.

Sovhozlarda makineleşmenin artması, sosyalist disiplin ve düzenleme, sonuç itibariyle işin verimliliğinin ve üretimin artışını da beraberinde getirmiştir. Örneğin 1928'den 1938'e tahıl üretimi 7,7 misli; pamuk üretimi 14 misli; süt üretimi 13,8 misli; yün üretimi 8,8 misli; 1926-‘27 fiyatlarıyla toplam üretim 7 misli; Sovhoz üretiminden devlete teslim edilen tahıl miktarı 2,2 misli (1934-‘38); süt ürünü 13,5 misli; hayvan (sığır ağırlıklı olarak) miktarı 19,7 misli artmıştır (6).

Sovhozların gelişmesine toplu bakış:
Sovhozlarda tarla işinin makineleşme oranı (7)
% olarak
1934
1956
Toprak sürme
89
100
Tahıl ekimi
78
100
Pamuk ekimi
94
100
Şeker pancarı ekimi
64
98
Ot biçimi
57
89
Kombine tahıl hasadı (iki aşamalı hasat dahil)
37
99
Sovhozlarda iş verimliliğinin artışı (8)
Yıllar
1934
1940
1950
1953
1956
Çalışılan her işçi -gün- için üretim, % olarak
Tahıl
100
214
149
203
363
Süt
100
125
130
151
165
Yün
100
104
88
120
128
Hayvanların (sığır) ağırlık artışı
100
145
118
145
145
Domuzlarda ağırlık artışı
100
117
150
183
200
İlk tabloda önemli tarla işlerinin 1934'te ortalama %69,8'inin, 1956'da ise %97,7'sinin, yani neredeyse yüzde yüzünün mekanize olduğunu görüyoruz. Bu, tarımın tamamen makineleştirilmesi anlamına gelir.

Tarımda sosyalist altüst oluşun boyutları; modern teknoloji, çalışma, üretimi örgütleme yöntemi, bilimin tarımda kullanılması, komünist kadroların faaliyeti vs. sovhozlarda da işin verimliliğini yükseltmiştir. 1934'ten 1956'ya işçinin çalışılan gün bazında verimliliği %263 oranında artarken, bu artış tabloda belirtilen ürünler toplamında %59,5 oranına varıyordu.

1934'ten 1956'ya sovhozların gelişmesi (9)
Yıllar
1934
1940
1945
1953
1956
Her sene başı bazında bütün sovhozların sayısı
4 118
4 159
3 933
4 857
5 098
Üretimde çalışan işçi sayısı, yıllık ortalama ve 1000
1 526
1 186
982
1 708
2 036
Yıl sonu bazında traktör sayısı (1000 adet)
96
100
58
165
311
Birçok işi bir arada yapan tahıl
makineleri (1000 adet)
17
27
19
42
86
Kamyon sayısı (1000 adet)
16
29
12
49
88
Ekim alanı (milyon hektar)
10,0
11,6
6,6
15,2
31,5
Tarımsal brüt üretim (1934=1 olarak)
1
1,5
0,7
2,2
4,0
Devlete teslim edilen miktar (1000 ton)
3 499
5 178
2 390
6 370
1 8923
Bu miktarın içinde tahıl (1000 ton)
2 424
3 674
1 944
3 677
1 5287
Pamuk (1000 ton)
45
131
52
168
225
Süt (1000 ton)
733
1013
325
1 855
2 733
Et (hayvanın canlıyken ağırlığı 1000 ton)
283
338
61
637
637
Yün (1000 ton)
14
22
8
33
41

Parti ve hükümet tarafından tespit edilen, tarımın bütün dallarında önemli bir yükselişi sağlama görevinin yerine getirilmesinde sovhozlar büyük bir rol oynadılar.

Bu tabloda sovhozların 1934'ten 1956'ya önemli kıstaslar temelinde gelişme boyutlarını görüyoruz: 1956 yılında üretim işçilerinin sayısı 1940 yılına göre 1,7 misli ve bu çalışanların aynı dönemde iş verimliliği de yüzde 69 oranında (1953'e göre de yüzde 62 oranında) ; traktör sayısı %224 oranında; birçok işi bir arada yapan tahıl makineleri sayısı %406 oranında; kamyon sayısı %450 oranında; ekilen alan %215 oranında; tarımsal brüt üretim 1956'da savaş öncesi 1940 yılına göre 2,6 misli; son üç yılda ise (1954-1956) tarımsal brüt üretim 1,8 misli ve tahıl teslim de 4,2 misli arttı.

4-Sovyet Tarımında Kolektifleştirme Hareketinin Gelişmesi

Kolektifleştirmenin gelişmesinde tarımsal kooperatifçiliğin rolü:
Bolşevikler, sosyalist sanayileşmeyi gerçekleştirirlerken, tarımda sosyalist altüst oluşun maddi-teknik tabanını da oluşturmuş oluyorlardı. Bolşevikler, buna paralel olarak satış ve iaşe alanında tarımsal kooperatifçiliği de geliştirerek sovhozların ve özellikle de kolhozların ilk örgütlenme adımlarını atıyorlardı. Satış ve iaşe alanında kooperatifler, küçük köylü bireysel üretiminin kolektif büyük üretim olarak sosyalist yapılanmasında önemli bir hazırlık rolü oynamışlardır. Kooperatifçilik, geniş emekçi köylü kitlesinin, tarımda kolektif yönetimin en basit özelliklerini kavramalarına katkıda bulunuyordu. Tarımsal kooperatifçiliğin en basit biçimleriyle (tarımsal ürünleri işlenme kooperatifleri, hayvancılık kooperatifleri vs.) ve sözleşme sistemiyle Sovyet devleti, küçük köylü işletmelerindeki üretim sürecine planlı bir şekilde müdahale ediyor ve yönlendiriyordu. Böylelikle Sovyet devleti, üretimin artmasını sağlıyor ve tarımın sosyalist altüst oluşunun zorunlu ön koşullarını hazırlıyordu. Kooperatifçiliğin tarımda sosyalist büyük üretime geçişteki hazırlayıcı rolünü kavrayan Sovyet devleti, en basit tarımsal kooperatifçiliği dahi bütün biçimlerini geliştiriyor ve güçlendiriyordu.
En basit biçimlerde de olsa tarımsal kooperatiflerin önemli bir rolü daha vardı. Bu kooperatifçilik vasıtasıyla küçük köylü tarım üretimi, sözleşme sistemi üzerinden sosyalist sanayi ile ilişkiye giriyor ve bu ilişki giderek pekişiyordu. Sözleşme sistemi, sanayinin hammadde ile beslenmesini, köylünün kendi üretimine ilgisini artırmayı ve köylüleri giderek kolektifleşmeye ve sosyalizme çekmeyi hedefliyordu. Sözleşme sistemi, giderek tarım ile sanayi arasında bağ kurmanın önemli bir aracı olmuştur.
...
Tarımın tam kolektifleştirilmesi ve bireysel özel çalışmanın kolektif sosyalist çalışmaya dönüşmesi:
Sosyalist sanayileşmenin yürütülmesi, Lenin ve Stalin’in kooperatifçilik planının uygulanması ile köylülerin kolhozlara kitlesel katılımının ön koşulları yerine getirilmiş oluyordu. Nitekim 1929 yılı Sovyet tarımında derin altüst oluşların başladığı yıl oldu ve orta köylüler, kitlesel olarak kolhozlara –kolektif işletmelere– girmeye başladılar. Ama bu, kolektifleşme hareketinin mücadelesiz gerçekleştirildiği anlamına gelmez. Sovyet devletinin sovhozlar ve kolhozlar vasıtasıyla yaptığı örnek çalışmaya, MTİ'ye ve de orta köylülerin kitlesel katılımına rağmen Sovyet kırında sosyalizmin güçleriyle kapitalizmin güçleri arasında çok çetin bir sınıf mücadelesi yürütülüyordu; kulaklar, her araç ve yöntemi kullanarak Sovyet tarımının sosyalist yapılanmasını engellemeye çalışıyorlardı. Bu mücadelede kulaklarla uzlaşma yanlıları örneğin Buharinciler– partinin doğru politikasının kararlı bir şekilde uygulanmasıyla tasfiye edilirler.
Bu mücadele sonucunda Sovyet kırında, üretim araçlarının toplumsal mülkiyeti temelinde, nitelik olarak yeni olan üretim ilişkileri gelişir...

Sovyet kırında giderek sosyalist üretim ilişkilerinin hakim kılınmasıyla tarımda tekniğin ve tarım biliminin tam kullanılması için bütün ön koşullar da yaratılmış olur.

Sosyalist devletin, tarımın sosyalist altüst oluşu için attığı adımların ne denli doğru olduğu hemen görülür. Örneğin kolhoz hareketinin daha ilk döneminde kolhoz üretiminde yüksek bir verimlilik elde edilir. Köylü üretim araçlarının bir araya getirilmesine dayanan kolhoz hareketinin bu aşamasında alınan üretim sonuçları hayret edici boyutlara varıyordu. Örneğin, kolhoz hareketinin ilk üç yılında kolhozların ürettiği brüt tahıl üretimi 50 misli; pazarlanan (meta formundaki) tahıl üretimi 40 misli artarken, aynı dönemde kolektif ekonomilerin ekim alanı da 40 misli artıyordu. Üretimin artması, kolhoz köylülerinin maddi yaşam durumunu da iyileştiriyordu.
...
Tarımsal çalışmayı karakterize eden başka bir değişimi de, kolhozların bütünlüklü ekonomi planlamasına dahil edilmesi, kolhozlarda planlamanın gelişmesi ve işin sosyalist ilkelere göre ücretlendirilmesine geçiş oluşturmaktaydı.

Bütün bu gelişmelere rağmen kolhozların makine ile donanımı ilk yıllarda nispeten zayıftı. Bu alandaki gelişme ‘30'lu yılların yarısından itibaren hızlandı. Aşağıdaki veriler bunu gösteriyor:

Kolektif ekonomilerde önemli tarımsal işlerin makineleşme oranı (10)
İşin cinsi ve % olarak
1933
1937
1940
Yazlık tahıl tarlalarının sürümü
22,0
73,9
75,0
Yazlık tahıl ekimi
6,8
42,5
52,0
Tahılların ve kabuklu mahsullerin hasadı
10,4
39,3
46,0
Bunda biçerdöver ile hasadın payı
0,7
33,6
43,0
İşlenmemiş alanların sürülmesi
-
83,2
84,0
Kışlık tahıl ekimi
7,0
45,0
53,0
Sonbahar sürümü
23,4
67,4
72,0

Görüyoruz ki, kolektif ekonomilerde mekanikleşme '30'lu yılların yarısından sonra büyük oranlara ulaşmıştır.
...
5-Makine-Traktör İstasyonlarının kurulması ve anlamı

Tarımın tamamen kolektifleştirilmesinde ve sınıf olarak kulakların tasfiyesinde kırsal alanda Sovyet iktidarının dayanağı olan MTİ (Makine-Traktör İstasyonları) çok önemli bir rol oynamıştır.

MTİ, traktör konvoyları örnek alınarak kurulmuştu. 1928 yılında Odessa bölgesindeki Şevçenko sovhozundaki traktör konvoyu, Stalin'in inisiyatifi üzerine ilk MTİ'ye dönüştürülür.

MTİ, tarımın sosyalist altüst oluşunda, tarımın teknik donanımında ve kolhoz üretiminin artışında çok önemli bir kaldıraç olmuştur.

Sovyet devleti, kolhoz ekonomisinde önderlik rolünü gerçekleştirmek için tarımsal üretimdeki temel üretim araçlarının toplumsal mülkiyetini, olanaklarını seferber ederek güçlendirmeye ve kooperatifsel kolhoz mülkiyetini geliştirmeye çalışmıştır. Sosyalist devletin bu çabası çok önemlidir, çok anlamlıdır. Çünkü sosyalizmde devlet, üretim araçlarını kendi mülkiyetinde tutar ve böylelikle kooperatifsel üretimde özel çıkarların toplumun çıkarlarına baskın gelmesini engeller. Burada söz konusu olan, devlet mülkiyetinde olan üretim araçlarıyla (sosyalist mülkiyetteki üretim araçlarıyla) üretimin kooperatifsel biçiminin birleştirilmesidir. Bu birleştirme bağlayıcı önemliydi. Çünkü bu, kırsal alanda kolhoz üretiminin gelişmesi ve teminat altına alınması için olmazsa olmaz ön koşuldu. Bu birleştirme, MTİ'nin kuruluşunda da değerlendirilmiştir.
...
Sovyet devletinin bu alandaki faaliyeti de tabii ki mücadelesiz olmamıştır. Kapitalizmin yeniden inşacıları, MTİ'nin anlamını çarpıtmışlar, bu istasyonları basit bir kira bürosuna indirgemişlerdir. Stalin, Troçkistlerin ve Buharincilerin, kapitalizmin bu restorasyoncularının bu konudaki yanlış anlayışlarını açıklar ve MTİ'nin Sovyet devleti açısından kırsal alandaki önemini vurgular.
...
MTİ, Lenin ve Stalin’in kooperatifçilik planının temelini oluşturmuştur. Bolşevik Parti ve bizzat Stalin, MTİ'nin gelişmesi, gelişme önündeki engellerin yıkılması için gereken tedbirlerin alınmasını titizlikle denetlemiş, elde edilen sonuçları ayrıntılı olarak değerlendirmiştir. Bu çok yönlü faaliyetin sonucudur ki, 1932 yılının başında MTİ'nin sayısı 1400'e çıkmıştır. Bu istasyonlardaki traktör sayısı 63.300, batöz sayısı da 27.800 idi. Bu istasyonlar, yine aynı yıl bazında kolhozların %24,5'ine hizmet sunuyorlar ve kolhozların ekim alanının %37,1'ni işliyorlardı. 1933 yılı başında MTİ'nin sayısı 2.466'ya, traktör sayısı 74.800'e, biçerdöver sayısı 2.200'e ve batöz sayısı da 37.000'e çıkar. Bu donanımla kolektif ekonomilerin %45,8'ine ve ekim alanının da %49,3'üne hizmet götürülür (11).

MTİ inşasının bazı kıstaslara göre durumu (12)
Yıllar
1932
1937
1940
MTİ'nin sayısı
2 446
5818
7 069
MTİ'deki traktör sayısı (1000 adet)
74,8
365,8
435,8
Traktörlerin gücü (1000 beygir gücü)
1 077,0
6 679,2
8 360,0
Biçerdöver sayısı (1000 adet)
2,2
104,8
153,4
MTİ tarafından işlenen kolektif ekonomilerin ekim alanının bütün kolektif ekonomilerin ekim alanına oranı
49,3
91,8
94,1
MTİ tarafından icra edilen traktör işinin kapsamı (mil. hektar)
-
202,8
225,0

Görüyoruz ki, 1932'den 1940'a 8 sene içinde MTİ'nin sayısı 2,9 misli; bu istasyonlardaki traktör sayısı 5,8 misli; traktör gücü 7,8 misli, biçerdöver sayısı 69,7 misli artmıştır ve 1932'de MTİ, kolektif ekonomilerin (kolhozların) ancak %49,3'üne hizmet götürürken, 1940'da %94,1'ine, yani neredeyse tamamına hizmet götürür duruma gelmiştir.

6-Sovyet tarımında mülkiyetin karakteri

Sosyalist sanayileşme ve bunun kırsal alana yansıması ve tarımın kolektifleştirilmesi, sonuç itibariyle oldukça kısa bir zamanda Sovyet kırında gerçekten devrimci ve teknik bir altüst oluşa yol açtı. Bu altüst oluş sonucunda Sovyet tarımı, sosyalist tarıma ve dünyanın en büyük ve en çok mekanize olmuş tarımına dönüştü. Sovyet tarımındaki değişimlerin belirleyici sonucu, toplumsal ve sosyalist mülkiyetin kırsal alanda yegâne geçerli mülkiyet olmasıdır, özel bireysel işin yerini toplumsal sosyalist işin almasıdır. Bu iş, toplumsal biçimi bakımından sanayi işiyle aynıdır. Bütün bu dönüşümler ilk iki beş yıllık plan döneminde gerçekleştirilmiştir. İkinci Beş Yıllık Plan sonunda Sovyet tarımı neredeyse tamamen sosyalistleşmişti. Örneğin 1938'e gelindiğinde bütün köylü işletmelerinin %93,5'i kolhozlarda birleşmişlerdi ve bu kolhozlar, ülkenin o dönemde işlenebilir/ekilebilir alanlarının %99,3'ünü işliyorlardı.

Tarımın da sosyalistleştirilmesiyle Sovyet ekonomisinin bütün alanlarında; sektörlerinde sosyalizm zafere ulaşmış oluyordu; Sovyet ekonomisi tamamen sosyalist ekonomi olmuştu. Öyle ki, daha 1936'da Sovyet ülkesinin bütün üretim araçlarının %98,7'si toplumsal, sosyalist mülkiyet karakterini almıştı.

Ne var ki, SB'de toplumsal, sosyalist mülkiyet tek boyutlu değildi. İki boyutluydu. Bu iki boyutluluk sanayi ve tarımın özelliklerinden kaynaklanıyordu: Sovyet ülkesinde sosyalist mülkiyetin iki biçimi vardı; devlet mülkiyeti ve kooperatifsel kolektif ekonomi mülkiyeti (grup mülkiyeti).

Sovyet Anayasasının 5. maddesinde sosyalist mülkiyetin biçimleri şöyle tanımlanır:
SSCB'de sosyalist mülkiyet, ya devlet mülkiyeti (halkın mülkiyeti) biçimine ya da kooperatifsel-kolektif ekonomi mülkiyeti (tek tek kolektif ekonomilerin mülkiyeti, kooperatifsel birliklerin mülkiyeti) biçimine sahiptir”(13).
Temel üretim araçları ve ülkenin bütün maddi zenginlikleri, bütün emekçilere ait olduğu için devlet mülkiyeti, sosyalist mülkiyetin en yüksek/gelişmiş biçimidir. Sovyet Anayasasının 6. maddesinde devlet mülkiyetinin kapsamı şöyle tanımlanır:
Toprak, onun zenginlikleri, sular, ormanlar, işletmeler, fabrikalar, (maden) ocakları, madenler, deniz, su ve hava yolu, bankalar, posta ve telgraf, devlet tarafından örgütlenen tarımsal büyük işletmeler (Sovyet çiftlikleri, MTİ vs.), belediye işletmeleri, şehirlerdeki ve sanayi yerlerindeki evler devlet mülkiyetidir, yani halkın malıdır”(14).

Bu demektir ki, SB'de önemli üretim araçları ve ülkenin bütün zenginlikleri, devletin elinde toplanmıştır. Bu devlet, sosyalist bir devlettir, proletarya diktatörlüğüdür ve sosyalist devlette, başında komünist partinin bulunduğu işçi sınıfı, önder güçtür ve bu önder güç, devlet mülkiyetinin akıbetini belirler.

Sanayide olduğu gibi sosyalist tarımda da belirleyici önderlik rolü devlet mülkiyetindeydi. Önderlik rolünü belirleyen özelliklerden birisi topraktı ve toprak devlet mülkiyetindeydi. Böylelikle devlet mülkiyetinde (sosyalist mülkiyette) olan toprak, sovhozların ve kolhozların tarımsal üretimlerinin temelini oluşturuyordu. Proletarya diktatörlüğü, toprağın kullanım hakkını, yasaya göre, ebedi ve ücretsiz olarak kolhozlara veriyordu.

Sovhozlar kırsal alanda sosyalist işletmelerin en önemli biçimini oluşturuyorlardı. Bunun içindir ki sovhozlar, tarımsal üretimin en büyük fabrikaları; sosyalist tarımın öncü gücü olarak tanımlanırlar.

Tarımsal üretimde devlet mülkiyetinin önder rolünü belirleyen bir noktayı da MTİ oluşturur. Sovhozlar gibi MTİ de sosyalist devlet işletmeleriydi. Bu istasyonlar, kolhozların işletmeciliği içeren işlerini üstleniyorlardı ve bu temelde de devletin kolhoz üretimindeki önder rolünü teminat altına alıyorlardı.
...
Kolhozların mülkiyet biçimine gelince: Kooperatifsel işletmeler, “şayet devlete, yani işçi sınıfına ait olan toprak üzerinde kurulmuşlarsa ve (devlete, yani işçi sınıfına ait olan) üretim araçlarıyla donatılmışlarsa sosyalist işletmelerden farklı olmayan”(Lenin) işletmelerdir.

Emekçi köylülüğün ezici çoğunluğu kolhozlarda birleşmişlerdi ve kolhozlar da üretim araçlarının toplumsal mülkiyetine dayanıyorlardı. Sovyet Anayasasının 7. maddesinde kolektif ekonomilerdeki ve kooperatifsel örgütlenmelerdeki mülkiyet durumu şöyle tanımlanıyor:
Canlı ve cansız envanter ile kooperatifsel örgütlenmelerdeki ve kolektif ekonomilerdeki toplumsal işletmeler, kolektif ekonomiler ve kooperatifsel örgütlenmeler tarafından üretilen ürün ve onların toplumsal binaları, kolektif ekonomilerin ve kooperatifsel örgütlenmelerin toplumsal, sosyalist mülkiyetini oluştururlar”(15).

Demek oluyor ki, karakter bakımından kolektif ekonomilerde (kolhozlar) ve kooperatifsel örgütlenmelerde mülkiyet, devlet mülkiyeti tipinde bir mülkiyettir. Bu türden mülkiyet, sosyalist mülkiyetin daha basit bir biçimini ifade ediyor.
...
7-Sayıların Dili

İşin verimliliği açısından (16)
Dönemler
Köylü ekonomilerinde
Kolhozlarda
(1922-1925)
1933
1937
Kişi ve iş günü başına tahıl üretimi (kg)
31,1
57,8
98
Köylü işletmelerinde iş verimliliğine
oranla kolhozlardaki iş verimliliği (%)
100,0
186,0
315,0

Burada, kolhoz ekonomilerinin, bireysel köylü ekonomilerine nazaran ne denli verimli olduklarını, aynı zamanda kolhozlarda üretim verimliliğinin sürekli arttığını görüyoruz. Bu artış, 1933-1937 arasında %69,5 oranına varıyordu.
Daha sonraki yıllarda kolhozlarda iş verimliliğinin artışı şöyleydi (17)
Kolhozlarda
1940
1950
1953
1955
1956
1940=100
100
99
115
136
146
1950=100
-
100
116
138
148


1950'deki durum, savaşın tahribatının sonuçlarından birisidir. 1956'ya gelindiğinde iş verimliliği hem 1940'a hem de 1950'ye nazaran yaklaşık 1,5 misli artmış oluyordu.
Üretim artışı açısından (18) - yıllık ortalama ve %
Ülkeler
SSCB
ABD
Almanya
Dönemler
1933/37
1909/13
1933/37
1909/13
1933/37
Buğday üretimi
16.9
1.9
-0.4
4.4
-2.3
Pamuk üretimi
16.0
9.0
8.9
-
-
Büyükbaş hayvan
9.3
-0.9
-1.2
-0.2
1.2
Domuz
27.3
-0.8
-7.0
2.3
0.6
Burada tarımda sosyalist ve kapitalist sistemlerin karşılaştırılmasını görüyoruz dersek, abartmış olmayız. Üretimdeki artış oranları, sosyalist tarımın kapitalist tarıma olan üstünlüğünün açık ifadesidir.

Bu gelişmenin başka türlü bir ifadesini de SB'nin kendi ihtiyacını kendi üretimiyle karşılamasında görüyoruz. Sanayi ve tarımın gelişmesi sonucu, örneğin 1928'de traktör ihtiyacının ancak %24,6'sını kendi üretimiyle karşılayan SB, 1932'de traktör ihtiyacının tamamını kendi üretimiyle karşılar hale gelmişti. Buğday ihtiyacının 1928'de %99'unu, 1932'de tamamını; pamuk ihtiyacının 1926'da %66,8'ini, 1932'de %98,4'ünü ve 1937'de tamamını, süper fosfatın 1928'de %72'sini ve 1932'de de tamamını kendi üretimiyle karşılar hale gelmişti(19).

Brüt tahıl üretimi ve pazar payı açısından (20)

Toplam üretim
Pazar üretimi
Pazar üretiminin payı,%
1927

Mil. Pud*
%
Mil. pud
%
Mil. Pud
Sosyalist ekonomi
(Sovhozlar+kolhozlar)
80
1,7
37,8
6
47,2
Sovhozlar
-
-
-
-
-
Kolhozlar
-
-
-
-
-
Kulaklar
617
13,0
126,0
20,0
20,0
Orta ve küçük köylüler
4 052
85,3
466,2
74,0
11,2
Bireysel köylü işletmeleri
-
-
-
-
-
Toplam
4 749
100,0
630
100,0
13,3
1940
Sosyalist ekonomi
(Sovhozlar+kolhozlar)
5 772,8
99,5
2 224,7
99,8
38,5
Sovhozlar
535,1
9,2
244,4
11,0
45,7
Kolhozlar
5 237,7
90,3
1 980,3
88,8
37,8
Kulaklar
-
-
-
-
-
Orta ve küçük köylüler
-
-
-
-
-
Bireysel köylü işletmeleri
26,5
0,5
4,7
0,2
18,0
Toplam
5 799,3
100,0
2 229,4
100,0
38,5
*) 1 Pud=16,38 kg.

Bu tablo birkaç gerçeği bir arada gösteriyor:
1927'de tahıl üretimindeki %1,7'lik payıyla tamamen önemsiz olan sosyalist ekonomi, 1940'ta tamamen belirleyici oluyor. Buna paralel olarak 1927'de tahıl üretiminin %98,3'ü özel mülkiyet bazında üretilirken, 1940'da üretimin %99,5'i sosyalist mülkiyet bazında gerçekleştiriliyordu.

Makine-Traktör İstasyonlarının gelişmesi açısından (21)
Yıllar
1932
1940
1945
1950
1953
1956
MTİ'nin sayısı (yıl sonu) 1000
2,4
7,1
7,5
8,4
9,0
8,7*
MTİ tarafından işlenen kolhoz tarlaları % olarak
49
94
88
97
99
99,7
MTİ çalışanları/yıllık ortalama 1000
144
537
405
705
1167
2953
Traktör sayısı, 1000 adet
72
557
394
739
1007
1178
MTİ'nin yaptığı işler, mil. hektar (sürmek üzerinden hesaplama)
23
227
118
318
486
642
Tahıl kombinaları ile hasat, mil. hektar
0,1
42
17
50
83
93
*)Yeni kurulan kolhozlara katılımdan dolayı veya birleştirmelerden dolayı MTİ’nin sayısı azalmıştır.

Bu veriler de, tarımda makineleşmenin ve sosyalizmin zaferini gösteriyor.
Kolhozların gelişmesi açısından (22)
Her sene sonu itibariyle
1928
1932
1940
1945
1953
1956
Kolhoz sayısı (bütün kolhozlar) 1000*
33,3
211,7
236,9
222,5
93,3
84,8
Bunların arasında tarımsal Artel'ler*
33,3
210,6
235,5
220,0
91,2
83,0
Buralardaki kolhoz çiftliği sayısı (milyon)
0,4
14,7
18,7
18,0
19,7
19,9
Köylü işletmelerinin kolektifleştirilmesi oransal olarak:






- Çiftlik sayısına göre
1,7
61,5
84,3
83,5
99,3
99,5
- Ekim alanına göre
2,3
77,7
89,4
88,6
99,97
99,98
Bütün kültürlerin toplumsal ekim alanı (mil. hektar)
1,4
91,5
117,7
83,9
132,0
152,1
Çalışan her bir kolhoz köylüsü başına ifa edilmiş ortalama iş birimi
-
118
254
250
295
331
Kolhozların bölünemez fonları (sene sonu itibariyle ve milyar ruble
-
4,7
27,7
36,2
69,8
98,6
Kolhozların parasal gelirlerinin toplamı (milyar ruble)
-
4,6
20,7
20,6
49,6
94,6
*) Kolhozların sayısal olarak azalmasının nedeni, savaş sonrasında küçük kolhozların birleştirilmesinden kaynaklanıyor.

Tabloya göre:
1928'den 1956'ya:
Kolhoz sayısı 2,5 misli; bunun içinde Artel sayısı keza 2,5 misli; kolhoz çiftliği (köylü ailesi) sayısı 49,7 misli; ekim alanı 108,5 misli artmıştır.

1932'den 1956'ya:
Gerçekleştirilen iş birimi 2,8 misli; kolhozların bölünmez fonları yaklaşık 21 misli ve parasal gelirleri de 20,6 misli artmıştır.

-Köylü işletmelerinin kolektifleştirilmesi 1928'de sadece %1,7 oranındayken bu, 1932'de %61,5 oranına çıkmış ve 50'li yılların başında köylü işletmelerin hemen hemen hepsi kolektifleştirilmiştir. Tabii ki, ekim alanları da aynı paralelde kolektif ekonomiye dahil edilmiştir.

Bu ve daha önceki veriler, Sovyet tarımının kolektifleştirilmesinin ‘30'lu yılların ortasında tamamlandığını ve tarımda sosyalist mülkiyetin geçerli kılındığını; üretimin genişletilmiş sosyalist yeniden üretim bazında gerçekleştirildiğini gösteriyor.

8-Toplu Bakış

Tarım işletmelerinin sayısı açısından:

SSCB'de tekil köylü işletmeleri denizi yerini kolhozlar, MTİ ve sovhozlar biçiminde dünyada örneği olmayan mekanize tarımsal büyük üretim aldı (23).
Büyük Sosyalist Ekim Devrimi'nden önce Rusya'da 20 milyondan fazla küçük köylü işletmesi vardı.

Bunların dağılımı şöyleydi:             Bütün köylü işletmelerinde:
Yoksul köylüler..........yüzde 65       Atı olmayanlar......................yüzde 30
Orta köylüler..............yüzde 20      Demirbaşı olmayanlar..........yüzde 34
Zengin köylüler..........yüzde 15      Ekim alanı olmayanlar.........yüzde 15

Zengin köylülerin (Kulakların, çn.) ve çiftlik sahiplerinin yanında çalışmak için her sene iki milyon yoksul köylü Güney'e, Kuzey Kafkasya'ya ve Ukrayna'ya göç ediyordu.

Kolhoz inşasının başlangıcında (1928/1929) köylü işletmelerinin yüzde 35'i yoksul köylülerden, yüzde 60'ı orta köylülerden ve yüzde 4 ila 5'i de zengin köylülerden oluşmaktaydı.

Bugün köylü işletmeleri kolhozlarda birleştiler. Kolektif ekonomilerin bakımı, teknik bakımdan en modern biçimde donatılmış Makine-Traktör-İstasyonları tarafından yapılmaktadır(24).

Önemli tarım işlerinin mekanizasyonu açısından:

...Rusya, kol işinde ve basit karasabanda durup kalmayacaktır; başka zamanlara doğru ilerleyecektir” (W. I. Lenin).

Çarlık Rusya'sı tarımında hemen bütün işler kol gücüyle veya da at gücüyle yapılmaktaydı. 1956 yılında yaz kültürlerinin sürülmesi yüzde 98 oranında; yaz tahıllarının ekimi yüzde 97 oranında ve yaz tahıllarının hasadı da yüzde 89 oranında makineleştirilmişti.

Şimdi, kısa zaman içinde tekil çalışma süreçlerinin mekanizasyonundan hayvancılık da dahil bütün tarımsal üretimin tam mekanizasyonuna geçme görevi ısrarlı olarak yükseliyor (25).

Kolhozlarda önemli tarımsal işin mekanizeleştirilmesi açısından:

Kolhozlarda önemli tarımsal işin mekanizeleştirilme oranı açısından(26)
Yıllar ve % olarak
1935
1940
1945
1953
1956
Tarla sürmek
Nadas sürme
57
83
64
97
98
Kış sürmesi
48
71
64
98
99
Ekim

Tahıl
20
56
36
91
95
Pamuk
23
81
71
97
98
Şeker pancarı
43
93
75
95
96
Patates
0,3
4
1
25
46
Hasat
Her cinsten makineler ile tahıl hasadı
22
46
27
80
87

Bu verilerden, belirtilen tarım çalışmalarının tamamen mekanizeleştirildiğini görüyoruz.

Tarım işletmelerinde gelir durumu açısından:

Pazarda ürünlerin artışına ve 1953-1956 yılları arasında tarımsal ürünler için devlet teslim ve toptan satın alma fiyatlarının yükselmesine paralel olarak kolhozların ve halkın özel ekonomilerinden parasal gelirler oldukça artmıştır. Kolhozlar ve kolhoz köylüleri devlete teslim edilen ve satılan tarımsal ürünlerden 1952'den daha fazla olarak 1955'te yaklaşık 34 milyar ve 1956'da da 54 milyar ruble elde etmişlerdir (27).

Kolektif ekonomiler ve Makine Traktör İstasyonları açısından:

Kolektif ekonomiler:
Kolhozların toplumsal ekonomisi sürekli gelişmekte ve kolhoz düzenini güçlendirmektedir.

Kolhozların temel gelişmese göstergeleri
Her sene sonu itibariyle
1928
1932
1940
1945
1953
1956
Balıkçılık ve ticari kolhozlar da dahil bütün kolhoz sayısı - 1000*
33,3
211,7
236,9
222,5
93,3
84,8
Bunların arasında tarımsal büyük işletmeler*
33,3
210,6
235,5
220,0
91,2
83,0
Buralardaki kolhoz çiftliği sayısı (milyon)
0,4
14,7
18,7
18,0
19,7
19,9
Köylü işletmelerinin kolektifleştirilmesi oransal olarak:






- Çiftlik sayısına göre
1,7
61,5
84,3
83,5
99,3
99,5
- Ekim alanına göre
2,3
77,7
89,4
88,6
99,97
99,98
Bütün kültürlerin toplumsal ekim alanı (mil. hektar)
1,4
91,5
117,7
83,9
132,0
152,1
Bunun içinde tahılın payı
1,0
69,1
91,0
67,8
95,6
102,4
Yıl sonu itibariyle toplumsal çiftlik hayvanı mevcudiyeti -1953 ve 1956 1 Ekim itibariyle -milyon adet olarak






Sığır
0,4
8,8
20,1
15,9
31,4
31,3
İnek
0,2
2,6
5,7
3,6
9,2
11,4
Koyun
0,7
11,4
39,1
32,7
83,3
84,0
Domuz
0,1
3,1
8,2
2,7
21,5
26,0
Çalışan her bir kolhoz köylüsü başına ifa edilmiş ortalama iş birimi
-
118
254
250
295
331
Kolhozların bölünemez fonları (sene sonu itibariyle ve milyar ruble
-
4,7
27,7
36,2
69,8
98,6
Kolhozların parasal gelirlerinin toplamı (milyar ruble)
-
4,6
20,7
20,6
49,6
94,6
*) Savaş sonrası dönemde kolhozların sayısal olarak azalmasının nedeni, küçük kolhozların birleştirilmesinden kaynaklanıyor.

Toplumsal ekonominin giderek gelişmesi ve sağlamlaşmasıyla kolhozlar daha da zenginleşmişler ve parasal gelirleri daha da artmıştır.

1932-1956 arasında kolhozların toplumsal ekim alanları ve hayvan mevcudiyeti birkaç misli genişlemiştir. Kolhoz köylülerinin iş aktivitesi ve iş verimliliği artmıştır (28).

Makine Traktör İstasyonları:
Makine-Traktör-İstasyonları, kolhoz düzeninin sanayisel maddi-teknik tabanıdır. Bunlar, bugün kolektif ekonomi üretiminin gelişmesinde belirleyici güç, kolhozların yönetiminde temel dayanak olmuşlardır.

Makine-Traktör İstasyonları
Yıllar
1932
1940
1945
1950
1953
1956
MTİ'nin sayısı (yıl sonu) 1000
2,4
7,1
7,5
8,4
9,0
8,7*
MTİ tarafından işlenen kolhoz tarlaları % olarak
49
94
88
97
99
99,7
MTİ çalışanları (konut idaresinde, hizmet işletmelerinde yenileme işlerinde vb. çalışan kişiler dahil) - yıllık ortalama 1000
144
537
405
705
1167
2953
Traktör sayısı (15 beygir gücüne göre hesaplanmıştır), 1000 adet
72
557
394
739
1007
1178
MTİ'nin yaptığı işler, mil. hektar (sürmek üzerinden hesaplama)
23
227
118
318
486
642
Çok amaçlı makinelerle (biçerdöver) tahıl hasadı, mil. hektar
0,1
42
17
50
83
93
Bunun içinde tahıl
0,1
39
16
45
75
84
*)Yeni kurulan kolhozlara katılımdan dolayı veya birleştirmelerden dolayı MTİ’nin sayısı azalmıştır.

1940'a göre bugün, 1956 yılında MTİ'lerin traktör mevcudiyeti iki misli ve MTİ'ler tarafında yapılan işler de 2,8 misli artmıştır. Kolhozlarda hektar başına ekim alanı ölçeğinde MTİ'ler (Sürmek bazında hesaplandığında)1956'da 4,1 hektarlık iş yapmışlardır. Bu, 1940'a göre 2,2 misli bir artıştır.

1953'ten sonra MTİ'lerde mekanizasyon kadroları sürekli yetiştirilmiştir; Kolhoz üyesi olan traktör tugayları üyeleri de MTİ'nın daimi ve mevsimsel personeli arasında sayılmaktadır(29).

Tarımda uzman sayısındaki gelişme açısından:
Sovhozlar ve kolhozlar, dallı budaklı büyük işletmeler olarak geliştikten ve teknik olarak en modern biçimde donatılmış MTİ'ler de tarımsal üretimin belirleyici gücü olduktan sonra, kolhozları, sovhozları ve MTİ'leri daha da güçlendirmek oldukça önemlidir. Bu, işletmeleri bilinçli yöneten, böylece tarımın gündeminde olsan bütün görevlerin yerine getirilmesini teminat altına alan kalifiye uzman güçlerin bu işletmelerde istihdam edilmesiyle mümkündür.

1953'te SBKP-MK'nın Eylül oturumundan sonra doğrudan kolhozlarda, MTİ'lerde, sovhozlarda ve devletsel tarımsal yan işletmelerde çalışan yüksek okul, orta mesleki okul eğitimi almış olan uzmanların sayısı 1953 yılında 114 binden 1956 yılında 360 bine çıkmıştır, yani üç misli artmıştır. Bunun dışında orman işletmelerinde, tarım ve orman ekonomisine bakan örgütlerde ve tarım araştırma enstitülerinde çok sayıda uzman çalışmaktadır.

Tarım ve ormancılık ekonomisinde (orman işletmelerinde, tarım ve orman ekonomisine bakan örgütlerde ve tarım araştırma enstitülerinde faal olanlar da dahil) faal olan yüksek okul ve orta meslek okulu eğitimi almış uzmanların toplam sayısı 1956 sonunda 450 bindi...

Bugün her kolhozda tarım uzmanı veya da hayvan teknisyeni görmekteyiz; hatta çoğu kolhozda her ikisi birden bulunmaktadır (30).

MTİ'de teknik uzmanlar açısından:
MTİ'lerde 1953'te teknik daimi bir kadro oluşturuldu. Bu tedbir, MTİ'lerin örnek sosyalist işletmelere dönüştürülmesi için birinci derecede önemliydi.

Yukarıda belirtilen meslek gruplarından başka 1956'da MTİ'lerde makinelerin tamiri ve başkaca teknik işlerle ilgilenen yaklaşık 300 bin insan çalışıyordu. Bunlar, daimi çalışan işçiler olarak MTİ'lerin iş verme planlamasında yer alıyorlardı. MTİ'lerin toplam daimi personel sayısı 1956'da yaklaşık 2 milyondu (31).
*
Toplu Bakış kısmı ”RAKAMLARLA SOVYET İKTİDARININ 40 YILI” kitabından alınmış çevridir. Toplu Bakış'a kadar olan kısımda ise “SSCB'de Sosyalizmin Zaferi ve Kapitalizmin Yeniden İnşası Sorunları” (Akademi Yayın, Temmuz 2011) kitabından yararlanılmıştır.
*
Notlar:
1)Büyük Sovyet Ansiklopedisi, SB Bölümü, C. 1, s. 897, 904, Berlin 1952.
2)Bkz.: Agk., s. 904.
3)Prof. T.L. Basjuk; “SSCB'nin Sosyalist Devlet Tarım İşletmelerinde Üretimin Örgütlenmesi”, s. 38, Berlin 1947.
4)Agk., s. 39.
5)M. A. Abrossimow; “SSCB'de Sosyalist Devlet Tarım İşletmeleri", Berlin 1953, s. 29-30.
6)Bkz.: T. L. Basjuk; agk., s. 41.
7)”RAKAMLARLA SOVYET İKTİDARININ 40 YILI”; Berlin 1958, s. 198.
8)Agy.
9)Agk., s. 193-194.
10)W. A. Abramow; agk., s. 36.
11) A. Kuropatkin; "SSCB'de Tarımsal İşin Ekonomisi", Berlin, 1947, s. 107.
12)W. A. Abramow; agk., s. 20.
13)Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Anayasası, Berlin 1949, s. 8.
14)Sovyet Anayasası, agy.
15)Sovyet Anayasası, agy.
16)Büyük Sovyet Ansiklopedisi, agk., C. I, s. 908.
17) ”RAKAMLARLA SOVYET İKTİDARININ 40 YILI”; Berlin 1958, s. 223.
18)Büyük Sovyet Ansiklopedisi, agk., C. 1, s. 911.
19)Bkz.: Agk., s. 914.
20)Agk., C. 1, s. 887/919.
21)Agk., s. 21.
22)Agk., s. 199.
23) “RAKAMLARLA SOVYET İKTİDARININ 40 YILI”; Berlin 1958, s.179.
24)Agy.
25)Agk, s.186.
26)Agk, s. 204.
27)Agk, s. 189.
28)Agk. s. 199.
29)Agk. s. 201.
30)Agk. s. 224-225.
31)Agk. s. 227.

*

5 Makale:

SOVYET SOSYALİST CUMHURİYETLER BİRLİĞİ – ÇALIŞMA HAKKININ GERÇEKLEŞTİRİLDİĞİ VE İŞSİZLİĞİN YOK EDİLDİĞİ ÜLKE
TEMEL GÖSTERGELER
(100. YILINDA BÜYÜK SOSYALİST EKİM DEVRİMİ)

6. Makale:

SOVYET SOSYALİST CUMHURİYETLER BİRLİĞİ – KÜLTÜR DEVRİMİ ÜLKESİ
TEMEL GÖSTERGELER
(100. YILINDA BÜYÜK SOSYALİST EKİM DEVRİMİ)

7. Makale:

SOVYET SOSYALİST CUMHURİYETLER BİRLİĞİ -KADIN DEVRİMİ ÜLKESİ
TEMEL GÖSTERGELER
(100. YILINDA BÜYÜK SOSYALİST EKİM DEVRİMİ)

8. Makale:

SOVYET SOSYALİST CUMHURİYETLER BİRLİĞİ – HALKIN MADDİ REFAHININ ARTTIĞI ÜLKE
TEMEL GÖSTERGELER
(100. YILINDA BÜYÜK SOSYALİST EKİM DEVRİMİ)

9. Makale:
100. YILINDA BÜYÜK SOSYALİST EKİM DEVRİMİNİN ÖĞRETTİKLERİ –
ÇIKARTILMASI GEREKEN DERSLER