CUMHUR
İTTİFAKI – MİLLET İTTİFAKI!
ARAF’DA
BEKLEYİŞ VE 2023 SEÇİMLERİ
ESKİ
DÜNYA YOK OLUYOR, YENİSİ DE DAHA DOĞMADI
İzahı
zor bir seçim sürecinden geçiyoruz. Kimin ne dediği belli değil,
ama kimin ne dediği belli! Müttefiklik, ittifaklaşma ilişkileri
hemen her gün yeni bir biçim alabiliyor. Dün söylenen bugün
unutuluyor, “dün dündür bugün bugündür”e göre hareket
ediliyor. Karşı devrim cephesinde ittifaklaşma ana hatlarıyla
belli olsa da, en geniş anlamda “sol” bu belli oluşu
belirsizleştirmek için elinden geleni yapıyor. Kendisinden,
bağımsız var oluşundan, özne olma iddiasından vaz geçmiş,
bütün derdi, kapağı Millet İttifakı’na atmaktan ibaret. Bunu
henüz başaramamış olanlar da var. Kötünün içinde biraz “iyi”
olan, kirlinin içinde biraz “temiz” olan aranıyor. Karşı
devrim cephesini oluşturan Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı
aynı kefeye konmuyor. Cumhur İttifakı’yla Millet İttifakı
arasındaki fark, ilkinin faşist olmasına, ikincisinin de seçimi
kazanması durumunda eski düzeni yeniden kuracağına, yani yaşanan
faşizm, kurulacak ve yaşanacak olan faşizme indirgeniyor.
Anlaşılmadıysa şöyle izah edeyim: Faşist diktatörlük
koşullarında yaşıyoruz ve bu faşizmi “tek adam” rejimi,
diktatörlüğü vs. diye tanımlıyoruz. Seçimi kazanması
durumunda Millet İttifakı neyi yenide kuracağının sözünü
veriyor, eski düzeni restore edeceğim diyor. Yani “tek adam”
faşizminin yerine MGK-faşizmini yeniden kurumsallaştıracağım
diyor. Açık ki, karşı devrimin bu her iki cephesi bize
seçimlerde oyunu ya o faşizme veya da bu faşizme vereceksin diyor.
Seçmene bir “orta yol” şansı dahi tanımıyor. Devrimci
görünen küçük burjuva avanaklar da buna eşlik ediyorlar.