deneme

29 Kasım 2014 Cumartesi

GÜNÜMÜZDE TROÇKİZM – KARŞI DEVRİMCİ, ANTİ-KOMÜNİST BİR “EĞİLİM”


DÜŞTÜYSEK KALKARIZ, DAHA ÖLMEDİK YA!”
TROÇKİ
24 AYAR” ANTİ-KOMÜNİSTİN HİKAYESİ

Makale 19

GÜNÜMÜZDE TROÇKİZM –

KARŞI DEVRİMCİ, ANTİ-KOMÜNİST BİR “EĞİLİM

24 ayar” “esin kaynağı, “biricik önderiTroçki!
Bu makale serisinde şimdiye kadar hep Troçki ile uğraştık, ama Troçkizmin tanımını yapmadık. Unutmadan Troçkizmin bir tanımını yapalım.
Troçki ve Troçkistlere Troçkizm kavramını veya olgusunu kim buldu diye sorsanız, en azından “dil alışkanlığından dolayı düşünmeden Stalin derler. Stalin onların ruhudur, canıdır, en değerli varlıklarıdır, var oluş nedenidir; evet, yaşam iksiridir. Stalin olmasaydı, Troçki o “nağmelerini kim için yazacaktı? Troçki varlığını Stalin'e borçludur. Tersini de söyleyebilirsiniz: Troçki'nin -biraz abartmış oluyoruz- ve Troçkizmin yaratıcısı Stalin'dir. Ama bu hiç de doğru olmaz. Her neyse. Stalin olmasaydı, acaba Troçkizm olur muydu? Stalin olmaksızın Troçkizm olmaz. Stalin'siz Troçkizm düşünülemez, ama Troçkizm, “Stalinizmin umurunda bile değildir. Eğer bir “Stalinizm varsa -Troçkizm var diyor- o da Marksizm-Leninizmdir. Stalin sadece ve sadece bu öğretiyi pratikte uygulamış ve uygulamadan hareketle de teoride geliştirmiştir. Troçki ve Troçkizm nezdinde onun bütün “günahı, “caniliği budur; Marksizm-Leninizmi geliştirmektir. Troçki ise bunların hiçbirini yapamamıştır. O sadece Troçki olarak kalmış ve “24 ayar” Troçkizmi geliştirmiştir. Aradaki fark budur.

25 Kasım 2014 Salı

TROÇKİ VE YOLUN SONU


DÜŞTÜYSEK KALKARIZ, DAHA ÖLMEDİK YA!”
TROÇKİ
24 AYAR” ANTİ-KOMÜNİSTİN HİKAYESİ


Makale 17

TROÇKİ VE YOLUN SONU

24 ayar “sürekli umutsuzluk” abidesi Troçki!
24 ayar” kapitalizm savunucusu Troçki!

Troçki ve kapitalizm savunuculuğunu nasıl bağdaştırabiliriz diye fazla düşünmeye, kılı kırk yararak kanıt için bir şeyle aramaya pek gerek yok. Troçki bunu doğrudan olmasa da dolaylı olarak bizzat söylüyor. Örneğin “IV. Enternasyonal”in manifestosu olan “Geçiş Programı”nda “Sömürüye dayanan bir toplumda işçilerin elinde kalmış tek ciddi hak, çalışma hakkıdır. Ama bu hak her an onun elinden alınmaktadır” (1).