deneme

Avro Alanı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Avro Alanı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

13 Aralık 2015 Pazar

BİR AYRIK OTU HİKAYESİ! (I)* - Dünya Ekonomisinde Çevrim (Konjonktür) Seyri


BİR AYRIK OTU HİKAYESİ! (I)*

Dünya Ekonomisinde Çevrim (Konjonktür) Seyri

Giriş
Ekonomiyle ilgili son makalede (“2015'e Girerken Dünya Ekonomisi”, 4 Ocak 2015, ibrahimokcuoglu.blogspot.com) bu yazının konusunu açıklamıştım. Söylenen şuydu: 2014 yıllık verilerinin açıklanmasından sonra Norbert Nelte-Aşırı Üretim Yasası” bağlamında dünya ekonomisi üzerine yazıda bu gelişmeleri nedenleriyle birlikte ayrıntılı olarak ele alacağımızı belirtelim. Norbert Nelte kapitalizmin nesnel bir yasasını keşfetmiş, yasasını Norbert Nelte-Aşırı Üretim Yasası” diye adlandırmış ve yanılmıyorsam Mart 2009'da da bu keşfini bütün dünyaya ilan etmişti. O yasaya göre şimdi kapitalizm koşullarında değil de, başka ekonomi koşullarında yaşıyor olmamız gerekir. Bu şahıs kim ve neden bu kadar üzerinde duruyorsun, görüşlerini önemsiyorsun diyebilirsiniz. Tek başına, kişi olarak bu şahsın hiçbir önemi yok. Ama belli görüşlerin savunucusu durumunda. Uluslararası arenada onun gibi başkaları da var. Ama Nelte oldukça açık; neyi savunduğunu yorumu adeta gereksiz kılacak derecede bir sadelik ve netlik içinde anlatıyor.
2015'te dünya ekonomisi üzerine ilk yazıda Nelte'yle, toprağın altına çekilme sürecinde olan bu ayrık otlarıyla -yeni bir dünya krizi patlak vermeden önce- nihai bir hesaplaşma kaçınılmaz. Kaçınılmaz, çünkü gelecek krize kadar hiçbir şey olmamış gibi hareket etme moduna geçmeye çalışıyorlar.

13 Temmuz 2015 Pazartesi

YUNANİSTAN'DA EZİLENLERİN HÜKÜMETİ SYRIZA'NIN SONU



YUNANİSTAN'DA EZİLENLERİN HÜKÜMETİ SYRIZA'NIN SONU

Bu yazı tamamlandığında AB maliye banaklarından sonra 12 Temmuzda AB hükümet ve devlet başkanlarının toplanacağı ve Yunanistan sorununu ele alacağı açıklanmıştı. Sonradan AB Bölgesi devlet ve hükümet başkanlarının toplanacağı açıklandı ve 12 Temmuzda başlayan bu toplantı 16 saatlik bir maraton pazarlıktan sonra 13 Temmuzda sonlandı. Avro Bölgesi Yunanistan'a “demek referandum, demek bana karşı gelmek” demeden kin ve nefretini kustu. Özellikle Almanya, Avro Bölgesi'nin ve para birimi olarak avronun geleceğini göz önünde tutarak, Yunanistan'dan yükselen direnişin diğer GIIPS ülkeleri tarafından örnek alınmasını engellemek, bir nevi ders vermek için acımasızca saldırdı ve Yunanistan'a dayatılan koşulların ağırlaştırılması için elinden geleni yaptı. Sonuç ortada: Yunanistan sömürge durumuna düşürüldü. Çipras, AB diktatörlüğüne, acımasız tasarruf tedbirlerine ve ülkenin AB komisyonu, Avrupa Merkez Bakası ve IMF'den oluşan “Üçlü”nün yönetimine verilmesine boyun eğdi. Böylece Yunanistan fiilen bu “Üçlü”nün sömürge hakimiyetine girmiş oldu.

5 Temmuz 2012 Perşembe

KRİZ KARŞILAŞTIRMASI (I) EKONOMİK KRİZ VE KAPİTALİZMİN GELECEĞİ ÜZERİNE FANTEZİLER




KRİZ KARŞILAŞTIRMASI (I)
EKONOMİK KRİZ VE KAPİTALİZMİN GELECEĞİ ÜZERİNE FANTEZİLER


Kapitalizm, tarihinin ikinci büyük, kapsamlı ve derin krizini yaşamaktadır. 2008'de patlak veren bu krizin 1929-32 krizinden daha ağır olup olmadığı aslında tali bir sorundur. Ama “olup-olmama” sorunundan siyasi sonuçlar çıkartanlar olduğu için önemlidir. Yaşanmakta olan dünya fazla üretim krizi 2009'un I. ve II. çeyreklerinde dibe vurmuş ve sonraki dönemde üretimde belli bir canlanma sürecine girilmişti. Emperyalist burjuvazinin ve ekonomistlerinin krizden çıkılıyor umudu zaman içinde umutsuzluğa dönüşmüş, söz konusu belli canlanma sanayi üretiminde durgunluk sürecine girmiştir.

Dünya ekonomik krizi bütün ülkelerin krizde olması anlamına gelmez. Kriz, ABD ve AB merkezli olmak üzere çok ülkede patlak vermiştir. Türkiye gibi krize giren bir çok ülke, krizden çıkabilmiştir. Bunun ötesine başta BRIC ülkeleri (Brezilya, Rusya, Hindistan ve Çin) olmak üzere birçok ülke de krize hiç girmemiştir.

5 Kasım 2011 Cumartesi

G-20 TOPLANTISI VE EMPERYALİST ÜLKELER ARASI ÇELİŞKİLER

 
G-20, G-8 ülkelerinden (ABD, Kanada, Japonya, Almanya, Fransa, İngiltere, İtalya ve Rusya), Arjantin, Brezilya, Çin, Hindistan, Endonezya, Meksika, S. Arabistan, Güney Kore, Avustralya, Güney Afrika ve Türkiye gibi “gelişen” ülkelerden ve AB'den oluşmaktadır. Dünya Bankası ve IMF de grup toplantılarına katılmaktadır. Bu grup, dünya nüfusunun üçte ikisini, dünya ekonomisinin yaklaşık yüzde 90'ını ve dünya ticaretinin de yüzde 80'ini temsil etmektedir.

G-20, 1999'da uluslararası mali sistemin sorunlarını tartışmak, iyileştirme adımları atmak için maliye bakanları ve merkez bankaları şeflerinin bir forumu olarak kurulmuştu. Ama süreç içinde devlet ve hükümet başkanlarının katıldığı toplantılara dönüştürüldü.

1 Aralık 2009 Salı

KAPİTALİZMİN KRİZİ, SOSYALİZMİN KAÇINILMAZLIĞI


KAPİTALİZMİN KRİZİ, SOSYALİZMİN KAÇINILMAZLIĞI

Yaşanan ekonomik kriz üzerine şimdiye kadar sayısız değerlendirme yapıldı. Bu değerlendirmeler, değerlendirmeyi yapanın dünya görüşünden bağımsız olamaz; bu nedenle her siyasi akımın, çevrenin vb. kriz değerlendirmesi siyasi ve ideolojik olarak nerede durulduğunu çok açık bir şekilde gösterir; kriz değerlendirmesi teorik, siyasi ve ideolojik açıdan bir kıstastır.