deneme

4 Mayıs 2019 Cumartesi

DİYALEKTİK MATERYALİZM


KİTAP TANITIMI
DİYALEKTİK MATERYALİZM



                             Töz Yayınları, Nisan 2019

 
GİRİŞ
Diyalektik materyalizmin “iyi”, herkes tarafından kolayca anlaşılabilir bir anlatımı olduğu için bu kitapçığı 1993 yılında Almancasından (Dietz Verlag Berlin 1953) Türkçeye çevirmiştim. ”Büyük Sovyet Ansiklopedisi”nin Marksizm-Leninizm serisinde yer alan bu kitapçık bazı hataları da içermektedir. Yazar birkaç yerde “SSCB’de tamamlanmış komünizmin inşasının olanağını keşfetti, kapitalist bir çevrenin varlığı koşullarında komünizmde de devletin mevcudiyetinin zorunluluğunu kanıtladı”, ”Örneğin bugün Sovyet toplumunda tamamlanmış komünizmin inşası için bütün imkanlar mevcuttur” ve Burada, komünizmde de devlet sadece kapitalist çevre yok edildiği, onun yerini sosyalist çevrenin aldığı” durumunda ölüp gidecektir türünden görüşlere yer vermekte ve bunu da Stalin'e dayandırmaktadır.
Bu değerlendirmeler yazarın abartısıdır ve Sovyetler Birliği'nde '30'lu yılların ikinci yarısında komünizme geçiş üzerine yapılan tartışmaların bir yansımasıdır. Bu tartışmalara Stalin de katılmış ve son kertede SSCB'de komünizme geçişin ön koşullarının dahi olmadığını açıklamıştır. Bu konuyu “SSCB'de Sosyalizmin Zaferi ve Kapitalizmin Yeniden İnşası Sorunlar” (Akademi Yayın, Temmuz 2011, “Komünizme Geçiş Tartışmaları ve Stalin”, s.139-154) çalışmamda ele almıştım. O bölümün özeti:
Komünist Topluma Geçişin Ön Koşulları Hakkında Stalin'in Düşünceleri
SSCB'de sosyalizmin kısa zamanda başarılı inşası, komünizme geçiş, daha doğrusu, kapitalizm tarafından çevrili olunmaya rağmen komünizme geçiş, tek ülkede komünizme geçiş sorununun tartışılmasını gündeme getirmiştir.
Stalin, bu sorunu ilk defa XVIII. Parti Kongresi'ne sunduğu siyasi raporda (“Teorinin Bazı Sorunları”ara başlığı altında) ele aldı (1). Komünizme geçmekte acele edenler vardı. Stalin, “genel olarak devlet, özel olarak da sosyalist devletimiz ve Sovyet aydınları sorunundan bahsediyorum” diyerek tartışmanın kapsam ve nedenini belirliyordu. Aynı yerde devamla şöyle diyordu:
Zaman zaman şu soruluyor: ‘Ülkemizde sömürücü sınıflar ortadan kaldırıldı, artık düşman sınıflar yok, ezilmesi gereken hiç kimse kalmadı. Buna göre artık devlete gerek yok, devlet yavaş yavaş ölmeli- neden sosyalist devletimizin yavaş yavaş ölmesine çalışmıyoruz, neden varlığına son vermek için çaba harcamıyoruz, devletle ilgili bu ıvır zıvırı bir kenara atmanın zamanı gelmedi mi?”(2)
Ya da: ‘Ülkemizde artık sömürücü sınıflar ortadan kaldırıldı, sosyalizm esas itibariyle kuruldu, komünizme doğru yürüyoruz, oysa Marksist devlet öğretisi komünizmde hiçbir devletin olmayacağını söylüyor – Neden sosyalist devletimizin yavaş yavaş ölmesine çalışmıyoruz, devleti antik çağ müzesine sürmemizin zamanı gelmedi mi?” .
Stalin, SSCB'nin, o günkü gelişme seviyesiyle komünizme geçecek durumda olmadığını sürekli vurgulamış ve komünizme geçişin değil, geçişi hazırlamanın koşullarından bahsetmiştir.
Komünizme geçişi ilan etmek için değil, komünizme gerçek geçişi hazırlamak için en azından üç temel ön koşul yerine getirilmelidir”(abç.) (3).
Stalin, komünizme geçişten değil, geçişin hazırlaması anlamına gelen ön koşullardan, SSCB'nin, komünizme geçişin hazırlığına hazır olmadığından ve ön koşulların yerine getirilmesi durumunda -kapitalist kuşatma altında- komünizme geçilebileceğinden, ama bunun, koşullu bir geçiş olacağından bahsederek, böylesi koşullu bir geçişte devletin, kapitalist kuşatmadan dolayı -sadece bu nedenden dolayı- var olacağını savunur.
Stalin, komünizme geçiş konusunda anti-marksist teorilerin üretildiği bir ortamda bu anti-marksist teorilere/anlayışlara karşı mücadele etme gereğini görmüş ve ona göre hareket etmiştir... Söylediklerinden dolayı Stalin, komünizmde devleti savunuyor sonucunu çıkartamayız. Söylenmesi gereken şudur: Stalin, komünizme geçişi teorik (Marx ve Engels de olduğu gibi) olarak değil, pratik içinde, sosyalizmin ilerleyen inşası içinde gündeme getirilen önemli bir sorun çerçevesinde tartışmakla karşı karşıya kalmıştır.
...

Komünizme geçişin temel ön koşulları
SB'de sosyalizmin başarıyla inşası yeni sorunları gündeme getiriyordu. Bunlar somut gelişmelerden kaynaklanan ve çözüm bekleyen sorunlardı. O dönem açılan ve Stalin'in de katıldığı tartışma buna hizmet ediyordu. Stalin bu sorunları “SSCB'de Sosyalizmin Ekonomik Sorunları” eserinde ele aldı. O'nun bu çalışmasında ele aldığı konulardan birisi de, komünizme geçişin temel ön koşullarının somutlaştırılmasıydı.
Şöyle diyor:
Komünizme geçişi ilan etmek için değil, gerçek geçişi hazırlamak için en azından üç temel ön koşul yerine getirilmelidir”(abç).

Birinci temel ön koşul:
Üretici güçlerin mistik 'rasyonel bir organizasyonu' değil, bilakis, üretim araçları üretimi bilhassa artırılırken bütün toplumsal üretimin kesintisiz büyümesinin muntazaman teminat altına alınması gereklidir. Üretim araçları üretiminin bilhassa arttırılması, sadece üretim araçları vasıtasıyla hem üretim araçları üreten işletmelerin hem de ekonominin bütün başka dallarının teçhizatlarla temin edilmesi için değil, bilakis, onlar olmaksızın esas itibarıyla genişletilmiş bir yeniden üretim mümkün olmayacağı için de zorunludur” (4).
Sovyet pratiğinde bunun somut anlamı nedir? Birkaç cümleyle belirtirsek; üretim araçları üretimi birincildir (toplumsal üretimin I. bölümü), bu alanda üretim sürekli artırılmalıdır, sürekli modern teknoloji kullanılmalıdır. Böylelikle üretimin diğer alanlarında da (toplumsal üretimin II. bölümü) üretimin sürekli artmasının koşulları hazırlanmalıdır. Ancak, genişletilmiş yeniden üretim sağlandığında; üretim araçları üretiminin devamlı artırılması, en önemli kapitalist ülkeleri geçmenin, toplumsal zenginliği artırmanın olanakları yaratılmış olur. Bu olanaklar yaratılmaksızın da komünizme geçişin bu ilk temel ön koşulu oluşturulmamış olur.
İkinci temel ön koşul:
...Kolektif iktisadi mülkiyeti (Kolhoz mülkiyeti, çn.), tedrici, kolektif ekonomilere ve dolayısıyla bütün topluma faydası dokunan geçişler vasıtasıyla genel halk mülkiyeti seviyesine çıkartmak ve meta üretiminin yerine, keza tedrici geçişlerle bir üreticiler mübadelesi sistemi getirmek zorunludur; böylelikle merkezi otorite veya herhangi başka bir toplumsal-ekonomik merkez, toplumsal üretimin toplam üretimini toplumun çıkarma kullanır”(5).
Sovyet ekonomisinde mülkiyet olgusunu en karmaşık olduğu alan kolhozlardı. Sosyalizmde üretim ilişkileri ve toplumun üretici güçleri arasında çelişki vardır (6). Bunlar zamanında görülmezlerse çatışmaya dönüşebilirler. Bu çelişkilerin kaynağı da daha ziyade meta üretiminde, kolektif iktisadi mülkiyette aranmalıdır.
Bu çelişki sorunu, kolhoz mülkiyetinden genel halk mülkiyetine geçiş konusunda özellikle önem kazanmaktadır. Sorun şu; kolhoz mülkiyetinden genel halk mülkiyetine geçişte nasıl bir yol takip edilmelidir? Stalin bu sorunla ilgili olarak ileri sürülen bazı yanlış savları eleştirir.
...

Üçüncü temel ön koşul:
.. .Toplumun üyeleri, toplumsal gelişmede aktif etkide bulunmak için yeterli eğitim olanağına sahip olsunlar diye, mesleklerini özgürce seçmek ve mevcut iş bölümünden dolayı ömürleri boyunca herhangi bir mesleğe bağlı kalmamak için olanağa sahip olsunlar diye toplumun bütün üyelerine zihni ve fiziki yeteneklerini çok yönlü geliştirmeyi teminat altına alan, toplumun kültürel bir büyümesine ulaşmak zorunludur” (7).
Bu amaca ulaşılması için yapılması gerekenlerin neler olduğunu Stalin şöyle sıralıyor:
1-“İş günü altı saate kadar, sonraları da beş saate kadar kısaltılmalıdır. Bu, toplumun üyeleri çok yönlü bir eğitim için yeterli zaman elde etsinler diye zorunludur”.
2-“Toplumun üyelerinin mesleklerini özgürce seçmeleri için genel mecburi politeknik tedrisatın yürürlüğe konması gereklidir”.
3-”Konut durumunun temelden iyileştirilmesi... zorunludur”.
4-“Ve işçilerin ve ücretlilerin reel ücretlerini hem parasal ücretin doğrudan artırılmasıyla hem de özellikle kitlesel ihtiyaç maddeleri için fiyatların sistematik olarak düşürülmesiyle en azından iki misli ... artırmak zorunludur” (8).
Bu üç temel ön koşulu komünizme geçişin hazırlığı olarak değerlendiren Stalin, bu koşulların yerine geçirilmesinden sonrası için şöyle diyor:
Bunlar, komünizme geçişin hazırlığı için temel koşullardır.
Ancak bütün bu ön koşullar bütünlükleri içinde yerine getirildikten sonra toplumun üyelerinin gözünde iş, yük olmaktan çıkar, "birinci yaşam ihtiyacı" (Marks) olur... toplumsal mülkiyet, toplumun bütün üyeleri tarafından toplumun varlığının sarsılmaz ve dokunulamaz temeli olarak görülür.
Ancak bütün bu ön koşullar bütünlükleri içinde yerine getirildikten sonra, sosyalist formül "herkesten yeteneklerine göre, herkese emeğine göre"den komünist formüle "herkesten yeteneklerine göre, herkese ihtiyaçlarına göre"ye geçilebilinir.
Bu, bir ekonomiden, sosyalizmin ekonomisinden diğer birine, daha yüksek ekonomiye, komünizmin ekonomisine temel bir geçiş olacaktır”(9).
...
SB'de sosyalizm, kapitalist kuşatmanın bütün şiddetiyle devam ettiği koşullarda inşa ediliyor. Kapitalist sistemle sosyalist sistemin dünya çapında bir güç dengesi dahi gündemde değil -bu denge sağlanmış olsaydı, soruna daha farklı bakmanın maddi koşulları var olurdu- ve böylesi koşullarda, sosyalizmi inşa ettik, o halde komünizme geçelim anlayışı saçma olur... Stalin'in görüşlerinde böyle bir saçmalık görülmüyor. SB'de sosyalizmin inşasını ve de yıkılmasını etkilemeyen, salt tartışma olarak kalmış bir açıklamadan dolayı Stalin komünizmde devleti savunuyor anlayışına varma yerine, bu tartışmadan ders çıkartmanın ve Stalin'i, bu açıklamayı yaptığı koşullarda anlamaya çalışmanın tek doğru yöntem olduğuna inanıyorum”.

İbrahim Okçuoğlu
8 Ekim 2017

*

Kaynaklar:

1) '50'li yılların başında ekonominin sorunları tartışmalarına katılan Yaroşenko da, aynı sorunu
gündeme getirdi.
2)Stalin; C. 14, s. 222 (XVIII. Parti Kongresi, Siyasi Rapor).
3)Stalin; C. 15, s. 326 (SSCB'de Sosyalizmin Ekonomik Sorunları).
4)Stalin; SSCB'de Sosyalizmin Ekonomik Sorunları, C. 15, s. 316.
5)Stalin; agk., s. 316, 317.
6)Stalin; agk., s. 317, 318.
7)Stalin; agk., s. 318.
8)Stalin; agk., s. 318.
9)Stalin; agk., s. 319.