“FIRAT
KALKANI HAREKATI” VE “ZEYTİN DALI HAREKATI” TÜRK
BURJUVAZİSİNİN YENİ ULUSAL GÜVENLİK KONSEPTİ’NİN
UYGULAMASIDIR
Marks,
Engels, Lenin ve Stalin’den Öğrenemedik, Bari Sun Tzu’dan
Öğrenelim
Faşist
diktatörlüğün sınır ötesi operasyonları, somutta da “Fırat
Kalkanı Harekatı”ıyla Cerablus-Azez-El Bab alanını işgali ve
şimdi de devam eden Efrin’i işgal girişimi, sadece Kürt
özgürlük mücadelesine karşı bir saldırganlık değildir.
Şüphesiz, Türk burjuvazisinin kendine göre vazgeçilemez amacı,
Kürt ulusunun, inkarı, imhasıdır. Türkiye Cumhuriyeti’nin
kuruluşundan bu yana bu, Türk burjuvazisinin bu coğrafyada bir
Türk varoluş felsefesidir; şovenizmi, ırkçılığı besleme ve
yönlendirme kaynağıdır. Ama burjuvazinin Rojova’da işgalci
girişimi salt bununla sınırlı değildir. Bu işgalcilik Türk
burjuvazisinin yeni ulusal güvenlik konseptinin uygulamasıdır.
Burjuvaziye göre Güney’de tehdit algılamasının esas aktörü
Amerikan emperyalizmdir; ABD Kürtleri vurucu güç olarak
kullanmaktadır. Bu nedenle somutta, bu konseptin güneyde
uygulanmasında karşısında duran, düşman olarak algıladığı
güç Rojava Kanton oluşumlarıdır.
Bu
konseptin, örneğin Batı Trakya, Ege ve Akdeniz ayağında ise
Yunanistan düşman güç olarak algılanmaktadır.